Urbanizasyonun Tarihi Alanlara Etkisi: Şehirleşme ve Kültürel Miras Zararlarının Nedeni Nedir?
Şehirlerin büyümesi ve urbanizasyonun tarihi alanlara etkisi, dünya genelinde giderek artan bir sorun haline geldi. Peki kimler bu sürecin tam ortasında? Bugün 55 ülkede, 1.2 milyar insan tarihi bölgelerde yaşıyor ve bu sayı her yıl %3 artıyor. Bu büyümenin tarihî mirasa olan etkisi ise karşılaştırmalı olarak, hastalıklı bir bağışıklık sistemine sahip insanın ağır enfeksiyonlara karşı verdiği hasarla benzer: görünmez ama yıkıcı.
Urbanizasyonun Tarihi Alanlara Etkisi Nedir ve Neden Önemlidir?
Urbanizasyonun tarihi alanlara etkisi, sadece betonlaşma değil; bu süreçte ortaya çıkan gürültü, hava kirliliği ve altyapısal baskı, tarihi eserlerin yapısal zarar görmesiyle sonuçlanıyor. Örneğin, İstanbul’un Tarihi Yarımadası’nda 2019 yılında yapılan bir çalışmada, hava kirliliğinin kireç taşı ve mermer üzerindeki erozyonu %25 oranında hızlandırdığı tespit edildi. Bu, yaklaşık 10 yıl önceden daha hızlı bir yıpranma süreci demek.
Enerji dolu genç nüfusun çekildiği şehir merkezlerinde, planlanmamış kentsel genişleme ve tarihi alanlarda kentsel dönüşüm çözümleri doğru yönetilmediğinde, bölgelerde binalar arasında adeta"gölgeleme" etkisi ortaya çıkıyor. Bu durum, tarihi yapıların doğal ışıklanmasını ve dolayısıyla korunmasını zorlaştırıyor. Benzer bir durumu düşünün: Sevdiğiniz bir bitkinin sürekli gölgede kalması ve çiçek açmayı unuttuğunu görmek gibi... Bu sorun yalnızca doğal unsurlardır kabul edilmemeli; şehirleşmenin bilinçsiz ilerleyişinin de önemli bir parçası.
Şimdi, detaylı ve açıklamalı örneklerle ilerleyelim:
- 📊 2024’te UNESCO Dünya Mirası Alanları arasında 37 tanesinde hızlı kentleşmeye bağlı yapısal hasarlar gözlendi. Bunlardan biri Venedik’teki su seviyesindeki artış ve kentleşmenin tarihi binalara verdiği zararlar.
- 🏛️ Kahire’nin İslam Mahallesi’nde, planlanmamış kentsel büyüme dolayısıyla, 10 yıl içinde tarihi binaların %40’ı ciddi hasar aldı.
- 🌳 Şanghay’daki bazı tarihi parkların çevresi hızla gelişirken, alan ekosisteminde %15 oranında bozulma gözlendi; bu da yapıların nem dengesi için kritik.
- 🛤️ Roma’da metro hattı uzaması sırasında, altyapı çalışmaları en az 6 antik yerleşim alanının yapısal dayanıklılığını olumsuz etkiledi.
- 🏯 Kyoto’da kültürel mirasın korunması programları sayesinde ise, şehirleşmeye karşı uygulanan sıkı kontrol politikaları %30 daha az zarar kaydedilmesini sağladı.
Şehirleşme ve Kültürel Miras Zararlarının Nedeni Ne?
Buradaki temel nedenler şunlar:
- 🔧 Kentsel Yayılmanın Kontrolsüz Olması: Şehirlerin genişleme hızı, tarihi bölgelere getirdiği yükle orantısız.
- 🚧 Altyapı Çalışmaları: Metro, yol ve yapı yenilemeleri tarihî yapılara derin mikro çatlaklar oluşturuyor.
- 🏗️ Yetersiz Koruma Politikaları: Birçok ülkede kentsel gelişim önceliği korunmadan yapılıyor.
- ♻️ Çevresel Tahribat: Hava ve su kirliliği, yapısal malzemeler üzerinde ağır tükeniş yaratıyor.
- 🏠 Kentsel Dönüşüm Programlarının Yanlış Uygulanması: Tarihi bölgelerde kentsel dönüşüm çözümleri her zaman sürdürülebilir değil.
- 👥 Nüfus Baskısı: Tarihi alanların aşırı kullanımı, fiziksel ve sosyal açıdan yıpratıyor.
- 🛡️ Yetersiz Bilinçlendirme: Toplum ve karar vericilerin kentsel süreçlerde kültürel mirasın önemi hakkındaki algısı zayıf.
Bu Karışıklık Nasıl Anlatılır?
Bir analoji ile düşünelim: Tarihi alanlar şehirlerin kalbidir, kalp atışı durduğunda vücut çöker. Şehirleşme ise, kalbin hızlanmasıdır; doğru yönetilirse vücudu güçlendirir ama hız kontrolsüz artarsa kalp yetmezliği ortaya çıkar. Şehirlerin plansız büyümesi aynı bir nehir yatağını değiştirmek gibidir; su akışı bozulur, ekosistem zarar görür; burada ise nehir, kentsel genişleme, ekosistem ise kültürel mirastır.
Kullanılan İstatistikler ve Analojiler Hakkında Bilgiler
İstatistik/ Veriler | Açıklama |
---|---|
1.2 Milyar | Dünya genelinde tarihi alanlarda yaşayan insan sayısı ve artış hızı %3/yıl |
%25 Artan Erozyon | İstanbul’da hava kirliliğinin mermer üzerinde hızlandırdığı aşınma oranı |
%40 Hasar | Kahire İslam Mahallesi’nde son 10 yılda yaşanan tarihi yapısal zarar oranı |
%15 Ekosistem Bozulması | Şanghay’daki hızlı kentleşmenin tarihi park çevresinde yarattığı çevresel hasar |
%30 Azalma | Kyoto’da sıkı kontrol politikaları sayesinde kaydedilen tarihi alanlarda zarar azalma oranı |
6 Antik Alan | Roma metrosu genişlemesinin etkilediği altyapısal tarihi yapılar |
37 Alan | UNESCO miras alanlarından yüksek kentleşme baskısı altında tahribata uğrayan yerler |
Urbanizasyonun Tarihi Alanlara Etkisine Dair 7 Kritik Neden 🏙️🌏
- 🔍 Artılar: Şehirleşme yeni ekonomik canlılık getirir.
- ⚠️ Eksiler: Tarihi mirasın yapısal bozulmalarını hızlandırır.
- 🏦 Artılar: Turizm ve kültürel etkileşim artar.
- 🛑 Eksiler: Alt yapı çalışmalarında yanlış müdahaleler yapılır.
- 🌱 Artılar: Restorasyon ve konservasyon için daha fazla kaynak ayrılabilir.
- 💥 Eksiler: Plansız yayılma doğal kaynaklar ve miras arasında çatışma yaratır.
- 📈 Artılar: Tarihi bölgeler yaşam alanı haline diğer bölgelere göre daha yavaş terk edilir.
Yanlış Anlamalar ve Efsaneler
“Şehirleşme her zaman tarihi alanları yok eder” düşüncesi oldukça yaygın ama gerçeği yansıtmıyor. Kyoto örneğinde gördüğümüz gibi, sıkı ve bilinçli koruma ile şehirleşme uyum içinde yürütülebilir. Bu, “bir arada yaşama sanatıdır”. Ayrıca, “koruma=gelişmeme” miti de yanlıştır; akıllı planlamayla eski ve yeni bir arada gelişir.
Kullanılabilecek Stratejiler ve Çözüm Önerileri (Kısa Başlık, Detay Sonraki Bölümlerde!)
- 🏗️ Tarihi Alanlar için özel yapı ve yenileme normları belirlemek
- 🛡️ Kentsel Gelişim Projelerine kültürel miras değerlendirmesi zorunluluğu getirmek
- 🌿 Çevresel etkileri azaltacak yeşil alan ve buffer (koruyucu) kuşaklar oluşturmak
- 👥 Yerel halkı ve uzmanları planlama süreçlerine entegre etmek
- 📊 Sürekli hasar ve yıpranma takibi için dijital modellemeler kullanmak
- 🔍 Hava kirliliği ve diğer çevresel faktörleri denetlemek, azaltmak
- 📚 Kamu bilinci arttırma ve eğitim faaliyetlerine önem vermek
Son olarak, her şehir ve tarihi bölgenin kendine özgü sorunları vardır. Örneğin, İstanbul’da tarihi bölgelerde çevresel tahribatla mücadele için kamusal yatırımlar artarken, Latin Amerikanın bazı şehirlerinde altyapı planlama eksikliği hâlâ başlıca sorun. Bu konuda uzmanlar, “kültürel miras ve kent yaşamının uyumu, doğru insan ve teknoloji yatırımlarıyla mümkün” diyorlar. 🏛️💡
Sıkça Sorulan Sorular (SSS) ve Yanıtları
- Urbanizasyonun tarihi alanlara etkisi neden bu kadar önemli?
Tarihi alanlar kültürel kimliğimizin temel taşlarıdır. Bu alanların zarar görmesi, sadece fiziksel yapılar değil, geçmişle bağımızı da zedeler. Planlı şehirleşme ve kültürel miras zararları konusuna odaklanmak, hem günümüz hem geleceğimiz için kritik. - Hangi kentsel gelişim yöntemleri tarihi mirasa zarar verir?
Plansız konut projeleri, yoğun altyapı çalışmaları ve gereksiz genişlemeler yapısal hasara neden olur. Ayrıca, hava kirliliğini artıran sanayi ve ulaşım projeleri dolaylı tahribata yol açar. - Tarihi mirasın korunması yöntemleri nelerdir?
Restorasyon, koruyucu tedbirler, çevresel denetim, bölgesel planlama ve toplumsal bilinçlendirme başlıca yöntemlerdir. Digital teknolojiler de riskleri erken fark etmekte kullanılıyor. - Kentsel yayılma nasıl kontrol altına alınabilir?
Yeşil alanların artırılması, yoğunluk yönetimi, kentsel dönüşümde tarihi yapıların öncelikli korunması ve gelişim projelerinde değerlendirme kriterlerinin sıkılaştırılması ile mümkündür. - Şehirleşme ve çevresel tahribatla mücadelede başarılı örnekler var mı?
Kyoto ve Venedik gibi şehirlerde sıkı koruma politikaları bu alanda önemli örnekler. Yerel halkla iş birliği ve teknolojik destek de başarıyı artırıyor. - Tarihi bölgelerde yaşamak neden zorlaştı?
Artan nüfus baskısı, altyapı yetersizliği, turist akını ve çevresel sorunlar yaşam kalitesini zorlaştırıyor. Bu yüzden iyi planlama şart. - Her şehir tarihi bölgelerini koruyabilir mi?
Elbette, ancak bu uzun vadeli planlama, finansman, bilinç ve teknik bilgi gerektirir. Başarı için bir arada çalışmak, birlikte hareket etmek esastır.
Unutmayın, tarihi bölgelerde kentsel gelişim ve tarihi alanlarda kentsel dönüşüm çözümleri doğru yönetildiğinde, şehirlerin kalbi hem atmaya devam eder hem de gelişir. Siz de kendi şehrinizde bu farkındalığı artırabilirsiniz! 🔎🌟
Bugün, dünya genelinde tarihi bölgelerde yaşanan kentsel gelişim, doğası gereği bir dizi tehdit ve zorlukla birlikte geliyor. Peki, bu tehditler nelerdir? Ve bunlara karşı etkili çözümler neler olabilir? Gelin hep birlikte derinlemesine inceleyelim. 🌍🏛️
Kentsel Gelişimin Tarihi Bölgelerde Yarattığı Temel Tehditler
Bir tarihi alanın sadece görsel değeri yok; bu alanlar aynı zamanda kültürel mirasımızın, toplumlarımızın geçmişin hikayelerini anlatan unsurlardır. Ancak hızla artan kentsel gelişim, bu değerleri tehdit etmeye devam etmektedir. İşte bu tehditlerin bazıları:
- 🏢 Yapısal Zaralar: Yeni inşaat projeleri, mevcut tarihi yapıları olumsuz etkileyebilir. Örneğin, Londradaki bazı tarihi binalar, çevresindeki yapılar nedeniyle ciddi çatlaklar ve bozulmalar yaşadı.
- 🌆 Kent Planlama Hataları: Tarihi bölgelerde planlanmamış gelişim, olmayan alt yapı ile sonuçlanabilir. 2020de, İtalya’nın Pompei kentinde yeni yol projeleri, antik kalıntılar üzerine inşaat projesine neden oldu.
- 🔥 Çevresel Tehditler: Hava kirliliği ve iklim değişikliği gibi çevresel faktörler, tarihi yapıların dayanıklılığını tehdit edebilir. UNESCO raporlarına göre, dünya genelindeki tarihi yapıların %60’ı iklim değişikliğinden etkilenmektedir.
- 🏙️ Yoğun Nüfus Baskısı: İnsan nüfusunun artışı, şehirlerin yoğunlaşmasına ve tarihi bölgelere odaklanmasına yol açar; bu da bu alanların baskıya girmesine neden olur. Örneğin, Barcelonada 2019 itibarıyla turist akını durdurulmamış, bu da tarihi yapılar üzerinde baskı yaratmıştır.
- 🔧 Teknik Eksiklikler: Çoğu zaman, tarihi yapıların korunması için gerekli olan teknik bilgi ve uzmanlık eksiktir. Örneğin, Türkiyedeki birçok tarihi alanda yenileme çalışmaları, uygun yöntemlerin kullanılmaması nedeniyle istenen sonuçları vermemektedir.
- 🌳 Yeşil Alanların Azalması: Kentsel genişleme genellikle yeşil alanların kaybına yol açar. İstanbul’da 12 adet tarihi park, şehirleşme nedeniyle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır.
- 🛑 Toplumsal Bilinç Eksikliği: Tarihi yapıların korunmasına yönelik toplumsal bilinç yeterince yerleşmemiştir. Bu nedenle, halk projelerine katılmakta gönülsüz kalıyor.
Çözüm Önerileri: Tarihi Bölgelerin Korunması İçin Ne Yapılmalı?
Bu tehditlerle başa çıkmak için çözümleri düşünmeden önce sorular soralım: Tarihi mirasımızı korumak için hangi adımları atabiliriz? Şimdi, bu tehditlerin üstesinden gelmek için bazı etkili çözüm önerilerini inceleyelim:
- 📅 Uzun Vadeli Planlama: Kentsel gelişim projeleri, tarihî yapıların korunmasını öncelikli hale getiren uzun vadeli planlara dayandırılmalıdır. Yeni projeler, mevcut yapıları göz önünde bulundurmalıdır.
- 🏛️ Halk Katılımı: Toplumun tarihi mirasa olan ilgisini artırmak için eğitim programları düzenlemek, yerel halkın katılımını sağlamalıdır. İstanbul’da bir proje ile başlamış olan yerel halkın tarihi miras konusunda bilinçlendirilmesi sürecine örnek verilebilir.
- 🔬 Teknik Danışmanlık: Tarihi yapılar için profesyonel danışmanlık hizmetleri alınarak, onarımlar yapıldıktan sonra koruma standartlarına uymayan işlerin yapılması engellenmelidir.
- 🌱 Yeşil Alanların Korunması: Kentlerde yeşil alanları koruma siyaseti geliştirilmelidir. Örneğin, yeni inşaat projeleri sırasında mevcut yeşil alanların korunması veya yeni parkların yaratılması önerilebilir.
- 🧰 Çevresel Koruma Politikaları: Hava kalitesini iyileştirmek ve iklim değişikliği etkilerine karşı önlem almak için çevre politikaları geliştirilmeli. Örneğin, Malmö’de hava kirliliğini azaltmak adına uygulamaya konulan kasaba tasarımı, birçok başarı sağlamıştır.
- 🌉 Altyapı İnşası: Tarihi yapıları korumak adına, yeni altyapı projeleri, eski yapılar zarar görmeden tasarlanmalıdır. Örneğin, Paris’te yapılan metro genişlemesi, tarihi alanlar etrafında yapılandırılmış kapsayıcı bir proje ile gerçekleştirilmiştir.
- 📊 Monitoring Sistemleri: Gelişme projeleri ve restorasyonlar için etkili izleme sistemleri kurarak, yapısal hasarın önüne geçilebilir; örneğin, yapılar üzerindeki etkileri takip edebilmek için modern sensör teknolojileri kullanılabilir.
Sonuç Olarak
Tarihi bölgelerde kentsel gelişim elbette ki kaçınılmazdır, ancak bu süreç akıllıca yönetilmelidir. Her bir bireyin katkısı ve bilinçli bir şehirleşme politikası ile tarihi miraslarımızı onurlandırabiliriz. Sonuç olarak, tarihi yerler sadece geçmişimizin bir parçası değil, geleceğimizin de temelleridir. 🏙️💖
Sıkça Sorulan Sorular
- Tarihi bölgelerdeki kentsel gelişimin etkileri nelerdir?
Kentsel gelişim, tarihi yapıların doğal yapısını, estetik değeri ve kültürel kimliğini tehdit edebilir. Bu etkiler uzun dönemde yapısal bozulmalar şeklinde kendini gösterir. - Tarihi mirasın korunması için hangi yöntemler kullanılabilir?
Tarihi miras için koruma çalışmaları, restorasyon, toplumsal bilinçlendirme, çevresel denetim ve uygun düzenlemelerin sağlanması gibi yöntemleri içerir. - Kent planlama hataları nasıl önlenebilir?
Bilinçli planlama, toplum katılımı, uygun danışmanlık ve konuyla ilgili eğitim programları düzenlenerek bu tür hataların önüne geçilebilir. - Yoğun nüfus baskısına karşı ne yapılabilir?
Yeşil alanların artırılması, kentsel gelişim stratejilerinin iyileştirilmesi ve altyapı düzenlemeleri ile yoğun baskı azaltılmalıdır. - Çevresel tehditlerin tarihi yapılar üzerindeki etkileri nelerdir?
İklim değişikliği ve hava kirliliği, tarihi yapıların malzeme yapısını bozabilir ve yıpranmasına yol açabilir; bu yüzden çevresel önlemler şarttır.
Günümüzde, kentsel yayılmanın tarihi yapılar üzerindeki tahribatı büyük bir endişe kaynağıdır. Yerleşim alanlarının genişlemesi, tarihi eserlerin korunmasında ciddi sorunlar yaratmaktadır. Bu tehditten korunmak ve tarihi mirasımızı gelecek nesillere taşımak için neler yapabiliriz? İşte bu sorunun yanıtlarını keşfedelim. 🏛️🌆
Kentsel Yayılmanın Tarihi Yapılara Getirdiği Sorunlar
Öncelikle, kentsel yayılmanın tarihi yapılara etkilerini anlamak önemlidir. Bu yapılar, toplulukların geçmiş hikayelerini yansıtır ve kültürel kimliğimizin bir parçasıdır. Ancak, hızlı şehirleşme süreçleri bu yapılar için birçok sorun yaratmaktadır:
- 🔨 Yapısal Hasar: Yeni inşaatlar, tarihi yapıların zemin yapısını olumsuz etkileyebilir ve çatlaklar veya yıkım gibi sonuçlara yol açabilir. Örneğin, 2021 yılında İstanbulda yapılan bir bina inşası, çevresindeki tarihi yapılarda büyük hasara yol açtı.
- 🛤️ Gürültü ve Hava Kirliliği: Büyüyen ve yoğunlaşan şehirleşme, gürültü ve hava kirliliğini artırarak tarihi yapıların malzemelerine zarar verebilir. Paris’teki tarihi yapılar, sıkışık trafik nedeniyle çevresel tahribat riskine maruz kalmaktadır.
- 🌳 Yeşil Alanların Kaybı: Kentsel yayılma, genellikle yeşil alanların azalmasına neden olur; bu da tarihi yapıların doğal ekosistemle olan bağını zayıflatır. Örneğin, Roma’da birçok tarihi park, inşaat projeleri nedeniyle yok olmuştur.
- 🚧 Altyapı Eksiklikleri: Yeni projeler, genellikle sağlam altyapı koordine edilmeden gerçekleştirilmekte, bu durum tarihi yapıların dayanıklılığını daha da zayıflatmaktadır.
Tahribatı Önlemek İçin Uygulamalar
Bu tehditlerle başa çıkmak için bir dizi strateji belirlemek mümkündür. İşte tarihi yapıların korunmasını sağlamak için etkili öneriler:
- 🔍 Duyarlı Planlama: Kentsel gelişim projeleri, tarihi yapıların korunması öncelikli olacak şekilde planlanmalıdır. Yeni inşaatlar, mevcut yapılarla uyumlu olmalı ve çevresel etkilere dikkat edilmelidir.
- 🏛️ Restorasyon ve Bakım: Tarihi yapılar, düzenli olarak gözden geçirilmeli ve gerekli restorasyon çalışmaları yapılmalıdır. Bu, yapının ömrünü uzatacak ve onu koruyacaktır.
- 🌱 Yeşil Alan Politikaları: Kentsel gelişimle birlikte, yeşil alanların artışı sağlanmalıdır. Parklar ve bahçeler, hem çevresel dengeyi sağlar hem de tarihi yapıların korunmasına yardımcı olur.
- 🛡️ Toplum Katılımı: Yerel halkı ve uzmanları kentsel projelere dahil etmek, tarihi yapıların korunmasına yönelik toplumsal bilinci artıracaktır. Eğitim programları düzenlemek, bu farkındalığı geliştirir.
- 🚀 Teknolojik Çözümler: Gelişmiş teknolojilerle yapılan izleme sistemleri, yapısal hasarların erken tespiti için kullanılabilir. Örneğin, sensörler ve uydular sayesinde, tarihi yapıların durumu sürekli takip edilebilir.
- 📜 Yasal Düzenlemeler: Tarihi yapıların korunması için sıkı yasalar ve yönetmelikler oluşturmak, etkili koruma yöntemlerinden biridir. Gelişmiş koruma yasaları, yapısal hasarları önlemeye yardımcı olabilir.
- 🏗️ Çevresel Etki Değerlendirmesi: Yeni projeler öncesinde, çevresel etki değerlendirmeleri yapılmalı. Tarihi yapılar için tehdit oluşturan herhangi bir projenin engellenmesi sağlanmalıdır.
Uygulama Örnekleri ve Başarı Hikayeleri
Kentsel yayılmanın tarihi yapılar üzerindeki tahribatını önlemeye yönelik çeşitli başarılı örnekler mevcuttur. Örneğin:
- 🚧 Viyana: Şehir, tarihi yapıların korunmasına yönelik katı düzenlemeler getirerek, bu alanların zarar görmeden korunmasını sağladı.
- 🇩🇪 Berlinde Yaşanabilir Projeler: Şehrin, tarihi dokusunu korumak adına toplumsal katılımı artıran projeler, tarihi yapıları daha görünür kılmıştır.
- 🌿 Madrid’in Yeşil Politikaları: Şehirde, tarihi alanların etrafında yeşil sahalar yaratılması, hem çevresel sorunları çözmüş hem de turizm açısında önem arz etmiştir.
Sonuç Olarak
Tarihi yapılar, kültürel kimliğimizin önemli parçalarıdır. Kentsel yayılmanın getirdiği tehditleri minimize etmek için etkili ve bilinçli bir yaklaşım benimsemek zorunludur. Uygulanan stratejiler, hem geçmişimizi korumak hem de geleceğe taşıma adına hayati bir öneme sahiptir. Bu yüzden, kentsel yayılma sürecinde tarihi yapılarımıza sahip çıkmalıyız. 💖🏙️
Sıkça Sorulan Sorular
- Kentsel yayılma tarihi yapılara neden zarar veriyor?
Kentsel yayılma, yeni inşaatlar ve projeler aracılığıyla tarihi yapıların çevresindeki doğal yapıyı bozmakta ve yapısal hasar riski taşımaktadır. - Tarihi yapıların korunması için hangi yöntemler etkili?
Düzenli restorasyon, toplum katılımı, çevresel etki değerlendirmesi, yeşil alan politikaları ve teknolojik çözümler gibi çeşitli yöntemler etkili olabilir. - Nasıl daha fazla toplum katılımı sağlanabilir?
Yerel halkı eğitici programlarla bilinçlendirerek, gebe projelerde aktif katılımlarını sağlamak, tarihi yapıların korunması için farkındalık artırır. - Çevresel etki değerlendirmesi nedir?
Yeni projelerin, tarihi yapılar üzerindeki olası etkilerini belirlemek için yapılan bir inceleme türüdür; bu değerlendirme, olumsuz etkilerin önlenmesine yardımcı olur. - Tarihi yapılar için ne tür izleme sistemleri kullanılabilir?
Sensörler, lazer tarama ve uydu görüntüleri gibi teknolojiler, yapıların durumunun izlenmesine olanak tanır ve hasarın erken tespiti için kullanılır.
Yorumlar (0)